Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi (ÇÜTAM) Kültür Evi etkinlikleri kapsamında, ‘cutam1996’ Instagram hesabı üzerinden yapılan canlı yayınlarla konak sohbetleri devam ediyor.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Habibe Ersoy “Başkurtlar ve Başkurtça” başlıklı konusunu ÇÜTAM katılımcılarıyla paylaştı. Prof. Dr. Ersoy, ciddi bir sözlü geleneği olan Başkurtlar için destanların çok önemli yere sahip olduğunu, savaş ve kahramanlık konularında birçok destan yazıldığını ifade etti. Bu destanların Türk Dili Kurumu tarafından yayımlandığının altını çizen konuşmacı, Başkurtlar için eğitimden de bahsetti.
Başkurtlarda, Eğitim Dili Olarak Başkurtça ve Rusça Kullanılıyor
Gelişmiş bir eğitime sahip olan Başkurtlarda, eğitim dili olarak Başkurtça ve Rusçanın kullanıldığını belirtti. Başkurtçaya dair birçok Türkolog tarafından çeşitli fikirlerin öne sürüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Ersoy, Türk lehçeleri arasında Kuzey Batı kıpçak grubunda değerlendirilen Başkurtçanın, genellikle Kazakça ve Tatarca arasında bir köprü olarak görüldüğünü söyledi. Başkurtların Arap harflerini uzunca bir süre kullandıklarını, sonrasında Latin harflerine geçme süreci yaşadıklarını, daha sonra ise Rus alfabesine geçtiklerini belirtti.
Köy Enstitüleri ve Enstitülerin Fikir Babası Kimdir?
Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Ergönenç de “Köy Enstitüleri ve Enstitülerin Fikir Babası İsmail Hakkı Tonguç Üzerine” başlıklı konuşmasını gerçekleştirdi.
Konuşmasına eğitim tarihi hakkında bilgiler vererek başlayan Prof. Dr. Ergönenç, ‘Cumhuriyet Dönemi’nde yapılan eğitime yönelik faaliyetleri, İsmail Hakkı Tonguç’un hayatını, Köy Enstitülerini ve daha birçok konuyu ele aldı. Prof. Dr. Ergönenç, Cumhuriyet dönemindeki faaliyetlerle ilgili olarak Harf Devrimi’nden, 24 Kasım 1928’deki Millet Mektepleri Talimatnamesi’den ve Atatürk’ün halkçılık ilkesinin eğitime uygulanması için kurulan Halk Evlerinin açılmasından bahsetti. Bu dönemde ve sonraki dönemlerde eğitim sorunlarına yönelik çözüm arandığını ancak başarıya ulaşılamadığını dile getiren Prof. Dr. Ergönenç, sonrasında ise Köy Enstitülerinin fikir babası olan İsmail Hakkı Tonguç’un eğitim konusunda yaptığı çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Balkanlara Dair…
Konak sohbetlerinin son konuşmacısı ise Ankara Hacıbayram Veli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü konuk Öğretim Üyesi Dr. Ayla Hafız Küçükusta oldu.
“Balkanlara Dair” başlıklı konuşmasına, Balkanlar ve Balkanlaşma gibi bazı önemli kavramları açıklayarak başlayan Dr. Hafız Küçükusta, Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Kosova, Arnavutluk, Makedonya, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Macaristan ve Yunanistan’ı içine alan bölgenin Balkanlar veya Balkan Yarımadası olarak ifade edildiğini belirtti. Balkan adının ise ilk defa 15. yüzyılda bir İtalyan diplomatın Papa’ya yazdığı bir mektupta geçtiğini ifade etti. Balkanlaşma teriminden de bahseden Dr. Hafız Küçükusta, böylesi köklü bir kavramın eskiden olumlu anlamlara gelecek şekilde kullanıldığını fakat günümüzde artık bu kavramın tamamen olumsuz anlamıyla karşımıza çıktığını belirterek, söz konusu terimin günümüze yansıyan olumsuz anlamlarını dile getirdi.
Çukurova Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. A. Deniz Abik, konuşma sonrası canlı yayın konuğu olan konuşmacılara katkı ve katılımlarından dolayı teşekkürlerini sundu.