Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Hindicilik Eğitim Öğretim ve Araştırma Ünitesi’nde farklı araştırma ve geliştirme projeleri yürütülüyor. 4 yıldır hindi yetiştirilerek araştırmalar yapan ÇÜ Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikail Baylan, bronz hindilerin damızlık niteliğinde olduğu için sürdürülebilirlik açısından önemli olduğunu belirterek bunların üretimini yaptıklarını söyledi.
Özellikle son zamanlarda çekirge ve yabancı ot mücadelesinde de hindilerin kullanıldığı bilgisini veren Prof. Dr. Baylan, “Bu özelliğinden dolayı hindi organik üretimde aranan bir hayvan materyalidir. Amerika kökenli olmasına karşın uzun yıllar ülkemizde olduğundan adaptasyon sağlamış ve yerli ırk gibi değerlendirilebilmektedir.” dedi.
Prof. Dr. Baylan;” Amacımız Alternatif Kanatlı Üretimini Yaygınlaştırmak.”
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Hindicilik Eğitim Öğretim ve Araştırma Ünitesindeki amaçlarının, bronz hindilerde yumurta ve et verimini artırmak için ıslah çalışması yapmak, farklı yetiştirme sistemi ve besleme ile et kalitesini artırmak, alternatif kanatlı üretimini yaygınlaştırmak, küçük üreticilere materyal sağlamak ve hindi yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak olarak sırlayan sıralayan Prof. Dr. Baylan dünya nüfusundaki hızlı artışın beslenme sorununun önemini ortaya koyduğunu ifade etti. Bu durumun yeni kaynaklar aramaya ve alternatif besin maddelerine yönelik araştırma yapmaya ihtiyaç duyulur hale getirdiğini hatırlatan Prof. Dr. Baylan, “Ülkemizde hayvansal protein kaynaklarımıza alternatif olabilecek ve endüstri haline gelmiş olan kanatlı yetiştiriciliği içinde tavuk ve özellikle hindi yetiştiriciliği protein açığımızın kapatılmasında önem kazanmıştır. Günümüzde insanların hayvansal kaynaklı gıdalarla beslenmesinde, kolesterolün damar tıkanıklıklarına ve çeşitli dolaşım bozukluklarına neden olması bakımından kırmızı et yerine beyaz et tercih edilir duruma gelmiştir.” dedi.
“Hindi Eti, Tavuk Etine Göre Daha Dayanıklı.”
Hindilerin tavuklara göre daha dayanıklı, uzun ömürlü, karkas randımanı ve beslenme değerlerinin yüksek olmasının yanı sıra yılbaşı tüketimi, etinin sucuk ve salam gibi ürünlerde kullanımının da yaygın olmasından dolayı hindi yetiştiriciliğini daha cazip hale getirdiğini belirten Prof. Dr. Baylan, özel sektör tarafından üretilen hindilerin, etlik piliç üretiminde olduğu gibi kapalı tip kümeslerde hibrit hindilerle yapıldığını söyledi. Son zamanlarda alternatif yetiştirme sistemlerinin gündeme gelmesiyle mera yönlü gezginci ırk olan Bronz veya siyah hindi üretiminin dikkat çekmeye başladığını belirten Prof. Dr. Baylan, “Nüfus yoğunluğu fazla olan merkezlerde hibrit genotiplerle entansif hindi yetiştiriciliği, kırsal kesimde ise özellikle Bronz hindiler kullanılarak yarı entansif koşullarda hindi yetiştiriciliği yapılabilir.” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de Yıllık 2 Milyon Ton Tavuk 53 Bin Ton Hindi Eti Üretiliyor.”
Türkiye'de 2 milyon ton tavuk eti üretildiğini hatırlatan Prof. Dr. Baylan, 53 bin ton üretim miktarıyla ise hindi etinin ikinci sırayı aldığını bildirdi. Bu üretim miktarının AB ülkeleriyle kıyaslandığında çok düşük kaldığına da vurgu yapan Prof. Dr. Baylan, “AB ülkelerindeki gibi toplam kanatlı üretiminin %10'u hindi eti olsa, bu değer yaklaşık 200 bin ton olmalıydı. Türkiye'de kişi başına yıllık hindi eti tüketimi ise diğer ülkelerle kıyaslandığında çok düşük olduğu görülüyor. İsrail'de 11.2 kg, Macaristan'da 8 kg iken Türkiye'de ise 0.6 kg ‘dır.” dedi.